“Sigara, periodontitis için bir risk faktörüdür”

Sigaranın diş eti hastalıklarının tedavisi üzerinde de yan etkilerinin bulunduğunu belirten Kaya, diş eti ve çevre dokuları üzerine etkisinin paket kullanım yılı ile değerlendirilebileceğini vurguladı. Bir paket yılı, bir sene boyunca günde bir paket sigara tüketimini işaret ettiğini açıklayan Kaya, “Sigaranın diş eti ve çevre dokularına ve bu dokuların hastalığı durumundaki tedavi sürecine etkisi; günde kaç adet kullanıldığı, ne kadar süredir kullanıldığı, bırakılmış ise kaç paket yılı kullanıldığı ve ne kadar süredir içilmediği gibi bilgiler ile değerlendirilebilir” diye konuştu.

Dişlerin fırçalanmaması ve ara yüzeylerinin temizlenmemesiyle oluşan mikrobiyal plak katmanının birikimine bağlı gelişen iltihap sonrası periodontal hastalık görülme oranının sigara içenlerde, içmeyenlere göre dört kat daha fazla olduğunu vurgulayan Kaya, önceden sigara kullanıp bırakanlarda, hiç içmeyenlere göre periodontitis görülme oranının 1,7 kat daha fazla olduğunu söyledi. Sigara kullanımının, miktara bağlı şiddetinin artmasına örnek olarak, yarım paket içen bireylerde periodontitis görülme kat sayısını 2.8 olarak açıklayan Kaya, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

İLGİLİ HABER Kron Teknoloji Bilanço Sonrası KRONT Hisse Haftayı Düşüşle Kapattı

“1.5 paket sigara içenlerde bu kat sayının 6 olarak tespit edilmiş olması gösterilebilir. Tüm popülasyonu nasıl etkilediği incelendiğinde ise periodontitisli hastaların yüzde 42’sini sigara içenlerin, yüzde 11’ini sigarayı bırakmış hastaların oluşturduğu görülmektedir. Uzun süre sigara kullanan yaşlı hastalarda, şiddetli periodontitis görülme olasılığı 3 kat daha fazla izlenirken, sigara kullanım yılı ile diş kayıplarının artış gösterdiği izlenmektedir. Genç bireylerde ise periodontitis görülme sıklığı sigara içenlerde, içmeyenlere göre yaklaşık 4 kat daha fazla görülmektedir. Puro, pipo, nargile gibi ürünlerin de diş eti ve çevre dokular üzerinden benzer ve/veya daha şiddetli etkiler oluşturduğu bilinmelidir.”

Periodontist Kaya, açıklamaları esnasında sigarayı bırakanlarda riskin, içenlere göre daha az içmeyenlere göre daha çok olduğunu belirterek, riskin sigara kullanmama süresinin artışına bağlı olarak düştüğünü dile getirdi. Bu sebeple sigaranın bırakılması yönünde adım atılmasının, diş eti hastalıklarının şiddetinin azaltılması ve tedavinin daha olumlu sonuçlar ile gerçekleştirilebilmesinde büyük önem taşıdığını vurgulayan Kaya, sigaranın bırakılması ile ilgili ilk adımın bireyin kendi iradesini kullanması olabileceğini söyledi. Kaya, “Bu mümkün değilse, birincil sağlık basamağı merkezlerindeki kısa süreli müdahaleler, sırayı alabilir” diyerek bunun da sigara bırakılmasında etkili olmadığı durumda, profesyonel desteğin alınmasının gerekli olduğunu bildirdi ve şunları aktardı:

İLGİLİ HABER BRKVY Hisse Neden Düşüyor, Tabanda Kaç Lot Bekliyor?

“Sigara bırakıldığında ağız içerisindeki mikroorganizmaların daha az patojenik hale dönüşmesi, diş eti damarlanmasının iyileşmesi ve immün yanıtın düzelmeye başlaması sıralanabilir. Sigara, periodontitis için bir risk faktörüdür. Sigara bıraktırma programları da bu sebeple periodontal tedavinin önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Diş eti hastalıklarının tedavisinde, sigaranın azaltılması/bırakılması en az diş eti tedavisinin klinik seansları kadar önem taşımaktadır.”